Çağ Tarih-Kültür

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 5 / 5
  • Öğe
    Aristoteles'ten Nizamü'l-Mülk'e Siyasetnameler ve Bir Siyasetname Örneği Miftahu'l-Adl
    (Cag University, 2024) Yıldız, Alper
    İslam dünyasında siyaset tartışmaları, Halifelik kavramının ortaya çıkmasıyla başlamıştır. Ancak, devlet yönetimi ve yönetim adabının öğretilmesi için yazılan siyasetnameler, 13. yüzyılın ortalarından itibaren kaleme alınmaya başlamıştır. İslam siyaset felsefesi, Yunan, Fars ve Hint gibi medeniyetlerin etkisiyle şekillenmiştir. Türkler arasında siyasetname geleneği de İran ve Arap kültürlerinin etkisiyle gelişmiştir. Türklerin ilk siyasetname örneği olan Kutadgu Bilig, 1069 yılında Karahanlı hükümdarına sunulmuştur. Nizamü’l-Mülk tarafından yazılan Siyasetnâme de Türk siyaset tarihi açısından en önemli eserlerden birisidir. Dr. Şirvan Kalsın tarafından incelenen Miftahu’l-Adl isimli eser de değerli bir siyasetname örneği olarak kabul edilmektedir. Miftahu’l-Adl’ın yazıldığı yer ve tarih tam olarak bilinmemekle birlikte, dil özellikleri açısından incelendiğinde Harezm Türkçesinin karakteristik özelliklerini yansıttığı görülmektedir. Bu tanıtım yazısında Dr. Şirvan Kalsın tarafından yayımlanan Aristoteles'ten Nizamü'l-Mülk'e Siyasetnameler ve Bir Siyasetname Örneği Miftahu'l-Adl adlı eser hakkında bilgi verilerek bilim dünyasına tanıtılacaktır.
  • Öğe
    Analysis of Women's Rights and Law from Ancient History to The Present
    (Cag University, 2024) Kütükçü, Murat
    Woman, one of the two members of the human race, has not enjoyed the social status she deserves in the society she has lived in since the beginning of history. Even though she has become a goddess from time to time, she has lagged behind the physical superiority of men. However, women have always shown that they are equal to men with their intelligence, skills and fighting power beyond physical strength and have been in constant struggle for equal rights. It would not be easy for men to change their understanding of domination over women as a vested right granted to them by centuries and beliefs, and it would not be easy to take away their power to rule women. This struggle, starting from civilizations in ancient times and extending to the present day, in different cultures and religions, although they have won some of them, women have still not fully achieved the rights they deserve. This study will analyze the changes in the rights granted to women since ancient times until today.
  • Öğe
    KIBRIS'TA BASKI VE AMBARGO SÜRECİNDE HAYATTA KALMA ÇABALARI VE ÖRNEK BİR PROJE
    (Cag University, 2024) Keser, Ulvi
    Bütün tarih boyunca Kıbrıs adası göçler ve sorunlar adası olarak değerlendirilmektedir. Sadece son 100 yıla bakıldığında bile Kıbrıs savaşın dışında gibi görünmekle birlikte her iki dünya savaşında da pek çok bakımdan tam da savaşın, çatışmaların ve sorunların merkezinde yer almaktadır. Rumların adayı Yunanlaştırma düşüncesi Enosis ve Yunanların Megali İdea saplantılarının dışında özellikle Birinci Dünya Savaşı’ndan başlayarak ada menfaat çatışmaları ve Kıbrıs merkezli pek çok hesaplaşmanın merkezi durumundadır. Bütün bu hususlar da tansiyonu her geçen gün kat be kat artırmaktadır. Adanın stratejik pozisyonu değerlendirildiğinde 1 Nisan 1955 tarihinden başlayarak EOKA örgütünün adayı Yunanlaştırmak için başlattığı ve sadece İngilizlere ve Kıbrıslı Türklere değil, Rumlara yönelik de saldırılarına devam ettiği süreç 16 Ağustos 1960’da Türkiye, Yunanistan ev İngiltere’nin garantörlüğünde kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne kadar devam eder ve ada tam anlamıyla kan gölüne dönerken EOKA terörü masum pek çok insanın da hayatına mal olur. Kendilerine yönelen bütün bu saldırılardan kurtulmak isteyen Kıbrıslı Türkler de hemen ardından Volkan, Lefkoşa ve İzmir’in de kurtuluşunu sembolize eden 9 Eylül ve Türk Mukavemet Teşkilatı gibi yeraltı örgütleri tesis etmeye başlarlar; ancak sonuncusu hariç hepsi Yunanistan destekli EOKA karşısında yerel olmaları, askeri tecrübe eksikliği ve lojistik destek olmaması gibi nedenlerle başarısız olacaktır. 1960’da Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmasına rağmen Rum saldırıları maalesef devam eder ve tarihe Kanlı Noel olarak geçen 21 Aralık 1963 ve sonrası olaylarıyla Kıbrıs Cumhuriyeti fiilen biterken Cumhurbaşkanı Makarios ise kurulan devleti Yunanistan’a bağlanma açısından bir atlama tahtası olarak gördüğünü açıklamaktan çekinmez. Bu araştırma öncelikli olarak Kıbrıslı Türklerin var oluş mücadelesine değinirken insani ve psikolojik nedenlerle basit bir uçak yapma teşebbüsünde bulunan Hüseyin Özer Şahoğlu isimli Kıbrıslı Türk’ün faaliyetlerine değinecektir.
  • Öğe
    The Druze of Mount Lebanon Under Ottoman Domination: Administrative and Demographic Structure
    (Cag University, 2024) Bolat, Ercan
    This study examines the families, taxes and population of the Druze living in Mount Lebanon under Ottoman rule in the 19th century, who had a say in the regional administration. Lebanon and its surroundings, which were annexed to Ottoman territory in the 16th century, were divided into various geographical regions over time. There were different districts in Mount Lebanon where the Druze lived with dense or sparse populations. In these districts, the Druze sometimes formed a minority and sometimes the majority of the regional population. In Mount Lebanon, which had a special importance and privilege in Ottoman rule, the Druze were in a different position than other ethnic groups. The Druze, who adopted Ottoman rule, generally remained loyal to the state and fulfilled their service and tax obligations. In the Mount Lebanon region, some influential Druze families also took part in the administrative structure. The Ottoman tax system consisted of taxes collected on income from agricultural and commercial activities. In addition, the jizya tax, which provided an important source of income for the Ottoman treasury, was also collected from non-Muslim subjects. Since the Druze were considered non-Muslim subjects, they were subject to this tax. This region, which had a privileged structure in the Ottoman administrative structure, was governed by governors appointed from the center, and with the arrangements made in later periods, important Druze families also took part in the administrative structure. The emirate system implemented in the region brought some Druze families to the forefront. These families played an important role in shaping the political and economic life of Mount Lebanon.
  • Öğe
    Mudanya Mütarekesi Öncesi Tarafların Politik Tutumları
    (Cag University, 2024) Cankut, Ayhan
    Türk Ordusu’nun İzmir’e girmesiyle Türk Milleti’nin savaş istikameti değişmişti. Tam bağımsızlık yolunda varını yoğunu verdiği bu mücadelenin politik bir zaferle sonuçlanmasının anahtarı, yapılacak görüşmelerdeki uygulanacak stratejinin doğru uygulanmasıyla olacaktır. Sun Tzu’nun; “en iyi strateji savaşmaktan kazanmaktır” düşüncesi, günümüz savaşlarında politik alanda alınacak başarıların çok daha önemli olduğunu göstermektedir. Mudanya görüşmelerindeki atılan her adım, ileride yapılacak uluslararası barış görüşmelerindeki stratejiyi de belirlemesi bakımdan önem kazanmıştır. Mustafa Kemal Atatürk`ün; “yalnız ufku görmesi kâfi değildir, muhakkak ufkun ötesini de görülmesi” stratejisi, Mudanya Mütarekesi ile başlayan Türk Milleti`nin medeni dünyanın onurlu bir üyesi olma yolunda atacakları adımların temelini oluşturmuştur. Mütareke masasına oturulduğunda, başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere, büyük zaferin mimarlarından hiçbiri, kazanılan başarının zafer sarhoşluğu ve güvenin vermiş olduğu rahatlıkla harekete etmemiş, aksine atılacak her adımda iç ve dış dengelerle birlikte yaşanılan dönemin gerçekleri de gözetilerek en uygun strateji belirlenmiştir. Çalışmanın amacı, Türk tarafının kararlı tutumu karşısında Mudanya Mütarekesi öncesi politik adımlarla İtilaf Devletleri`nin geri adım atması, tek bir mermi atılmadan Doğu Trakya Bölgesi`nin kazanılması, Boğazlar bölgesinde muhtemel bir savaş ihtimalini ortadan kaldırılarak Lozan’a giden yolun açılmasıdır.