Çağ Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@ÇAĞ, Çağ Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.




 

Güncel Gönderiler

Öğe
Türkiye’de varlık yönetim şirketlerinin finansal performans analizi
(Çağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Tokmak, Figen
Bankalar, gelişmekte olan ülkelerin ekonomik yapısında önemli bir rol üstlenir. Krediler, bankaların temel gelir kaynağıdır ancak çeşitli nedenlerle 90 gün içinde geri ödenmeyen krediler "sorunlu kredi" olarak sınıflandırılır. Bu kredilerin takibi bankalar için maliyetli ve zaman alıcıdır, bu da temel faaliyetlere odaklanmayı zorlaştırır. Bu nedenle, tahsil kabiliyeti olmadığına karar verilen takipteki krediler Borçlar Kanunu kapsamında varlık yönetim şirketlerine ihale yoluyla devredilir. Varlık yönetim şirketleri, tahsilat sonrası bireyleri ve reel sektörü ekonomiye yeniden kazandırmaları bakımından kritik öneme sahiptir. Pandemi döneminde sokağa çıkma yasakları ve kapanan iş yerleri hem Türkiye’yi hem de dünya ekonomisini olumsuz etkilemiştir. T.C. Cumhurbaşkanlığı, Bakanlar Kurulu, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankası iş birliğiyle ekonomik dengeyi korumaya yönelik çeşitli destek ve önlemler alınmıştır. Bu çalışmada, pandemi döneminde finansal analiz ve sorunlu kredilerle ilişkili makroekonomik değişkenler incelenmiş, 2020-2023 yıllarında Türkiye’de faaliyet gösteren 16 varlık yönetim şirketinin finansal performansı analiz edilmiştir. BDDK verileriyle yapılan karşılaştırmalı analiz, dikey analiz ve oran analizleri sonucunda, sektörün aktif büyüklüğü ve kârlılığının arttığı, pandemi döneminden olumsuz etkilenmediği sonucuna varılmıştır.
Öğe
Profesyonel futbolcu sözleşmelerinde uyuşmazlık çözüm yolları
(Çağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Şahin, Hüseyin Batuhan
Futbol, günümüzde toplumların yaşadığı sıkıntıları kısa süreliğine de olsa unutturabilen ve ülkelerin gündemini hızla değiştirebilen bir spor dalı hâline gelmiştir. Futbolun en önemli unsurlarından biri profesyonel futbolcu sözleşmeleridir. Bu sözleşmelere ilişkin bazı hukuki meselelerde öğretide görüş ayrılıkları bulunmaktadır. 8 Aralık 2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamı dışında kalan profesyonel futbolcu sözleşmeleri, 11 Ocak 2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’na tabidir. Ayrıca, bu sözleşmeler düzenlenirken Türkiye Futbol Federasyonu’nun yayımladığı talimatlar da dikkate alınmalıdır. Bunun yanı sıra, yabancı unsur içeren profesyonel futbolcu sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, Union of European Football Associations, Fédération Internationale de Football Association ve Court of Arbitration for Sport gibi uluslararası kuruluşların düzenlemeleri de önem arz etmektedir. Bu çalışmada, futbol ekonomisinde önemli bir yer tutan profesyonel futbolcu sözleşmelerinin hukuki niteliği ve bu sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar ele alınacaktır. Söz konusu sözleşmelere ilişkin iç hukuk düzenlemeleri ve yabancı unsurun etkisi değerlendirilerek, uygulamada karşılaşılan sorunlara örnek olaylar üzerinden çözüm önerileri sunulması ve literatüre katkı sağlanması amaçlanmaktadır.
Öğe
Lojistik Performans Endeks (LPE) kriterleri bağlamında Türkiye ile gelişmiş ülkelerin karşılaştırılması
(Çağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Kol, Aycan
LPE, Dünya Bankasınca yayımlanan ülkelerdeki lojistiklerin kapasitelerini ve altyapı durumlarını değerlendirmek amacıyla yayınlanan bir ölçüttür. Bu endeks, ulaştırma modlarının altyapısı, gümrük düzenlemeleri ve lojistik maliyetleri gibi unsurları içermektedir. Küreselleşme ve artan rekabet nedeniyle lojistik, ticari alanda kritik bir rol oynamaktadır. Ülkelerin dünya ticaretindeki payını artırmak için lojistik kabiliyetlerini ve altyapılarını geliştirmeleri gerekmektedir. İyi planlanmış lojistik faaliyetleri, hem ekonomik büyümeye hem de istihdama olumlu katkı sağlamaktadır. Ayrıca, yerli ve yabancı yatırımları teşvik ederek milli geliri artırmaktadır. Lojistik sektörü, küresel rekabette başarılı olmak isteyen ülkeler için vazgeçilmez bir unsurdur. Bu çalışmada, Dünya Bankası tarafından 2007, 2010, 2012, 2014, 2016, 2018 ve 2022 yıllarında yayınlanan LPE verileri temel alınarak analizler yapılmıştır. Endeks, 2007'de 150 ülkeyi kapsarken, 2010 yılında 155 ülkeye, 2012 yılında 155 ülkeye, 2014 yılında 160 ülkeye, 2016 yılında 160 ülkeye, 2018 yılında 160 ülkeye, 2022'de ise bu sayı 139 ülkeye düşmüştür. Çalışmada, teknolojik gelişmişlikleri ve küresel güçlükleri nedeniyle seçili olan Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Çin, Fransa, Hollanda, İsviçre, Birleşik Krallık (İngiltere), İtalya, Japonya ve Kanada olmak üzere 10 gelişmiş ülkeyle birlikte Türkiye olarak incelenmiştir. Bu ülkelerin LPE genel puanları ve alt puanları, hem birbirleriyle hem de diğer 129 ülkenin genel skorlarıyla karşılaştırılmıştır. Ayrıca, Türkiye'nin LPE puanları da gelişmiş ülkelerle kıyaslanarak analiz edilmiştir. Çalışma, lojistik performansın küresel rekabetteki önemini vurgulamaktadır. Çalışma kapsamında LPE toplam puanları ve alt puanlarında Türkiye ve Gelişmiş Ülkeler ile diğer endeks ülkeleri birlikte ele alınarak, Türkiye ve Gelişmiş Ülkelerin endeks bilgileri Sıralama Yöntemi olan PROMETHEE Yönteme göre işlenmiş ve bu yöntem aracılığıyla endeksin “Altyapı, Uluslararası Sevkiyat, Lojistik Hizmetlerin Kalitesi, İzleme/Takip, Zamanında Teslimat, Gümrükler” başlıklı altı ana bileşenine göre incelenmiştir. Bu araştırma sonucunda Türkiye ve Gelişmiş Ülkelerin LPE toplam ve alt puanları ile bölgedeki diğer ülkelerin toplam ve alt puanları arasında istatistiksel açıdan önemli bir farklılık olduğu belirlenmiştir. LPE’de Türkiye’nin performans değerlendirmesinde Türkiye lojistik alanında, lojistik değerlendirme ve alt paketlerde ilerleme kaydedememiştir. Buna rağmen Türkiye’nin küresel sıralamada önemli derecede yerinin değişmediği de görülmüştür. Türkiye’nin ilgili endekslere göre daha iyi bir konuma gelebilmesi için teknik, hukuki, dijitalleşmeye önem vererek modern altyapı, etkin, hızlı gümrük işlemleri, güvenilir lojistik hizmet sağlayıcıları konularında iyileştirmeler yapması gerekmektedir.
Öğe
Rusya-Ukrayna savaşı çerçevesinde Karadeniz’in güvenliğinde Türk boğazlarının rolü
(Çağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Günay, Metin Sergen
Rusya-Ukrayna Savaşı, Karadeniz havzasındaki güvenlik dengelerini önemli ölçüde etkilemiş ve Türk Boğazlarının stratejik önemini yeniden gündeme taşımıştır. Bu tez, Türk Boğazlarının Karadeniz güvenliğindeki rolünü inceleyerek, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin savaş sürecindeki uygulanışı, bölgesel aktörlerin stratejik çıkarları ve uluslararası ilişkiler dinamikleri üzerindeki etkilerini değerlendirmektedir. Türk Boğazları, tarihsel olarak jeopolitik açıdan kritik bir geçiş noktası olarak rol oynamıştır. 1936 yılında imzalanan Montrö Sözleşmesi, Türkiye’ye boğazlar üzerindeki denetimi sağlamış ve savaş gemilerinin geçişini düzenleyerek Karadeniz’de denge unsuru oluşturmuştur. Bu çalışma, Montrö’nün tarihsel rolünü ve savaş bağlamındaki yeniden önemini analiz etmektedir. Tezde, Türk Boğazlarının güvenlik üzerindeki etkisi üç ana perspektiften ele alınmıştır: İlk olarak, Montrö Sözleşmesi’nin Türkiye’ye tanıdığı yetkiler ve bu yetkilerin savaşta nasıl uygulandığı incelenmiştir. Türkiye’nin, Rusya'nın askeri gemilerinin geçişini sınırlayarak tarafsızlık politikasını izlediği ve Montrö’nün 19. maddesinin savaş süresince nasıl işlediği tartışılmıştır. İkinci olarak, uluslararası aktörlerin stratejik çıkarları çerçevesinde Türk Boğazlarının rolü ele alınmıştır. Türkiye’nin NATO üyeliği, Karadeniz güvenliğindeki sorumlulukları ve bölgesel bağımsızlık politikası nasıl dengelediği incelenmiş, Rusya ve NATO’nun bölgedeki stratejik hedefleri değerlendirilmiştir. Son olarak, savaşın ticaret ve enerji güvenliği üzerindeki etkileri göz önünde bulundurularak, boğazların ekonomik rolü tartışılmıştır. Tahıl Koridoru Anlaşması süreci, Türkiye’nin Karadeniz’deki barışçıl ortamı sağlama çabalarını ortaya koymuş ve Türk Boğazlarının ekonomik güvenlik açısından önemini vurgulamıştır. Bulgular, Türk Boğazlarının askeri, diplomatik ve ekonomik açıdan Karadeniz güvenliği için vazgeçilmez bir stratejik unsur olduğunu göstermektedir. Türkiye, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin sağladığı yetkileri kullanarak, tarafsızlık politikasını etkin şekilde uygulamış ve bu süreç, Türk Boğazlarının uluslararası güvenlikteki rolünü pekiştirmiştir. Sonuç olarak, bu tez, Türk Boğazlarının Rusya-Ukrayna Savaşı çerçevesindeki askeri, diplomatik ve ekonomik etkilerini kapsamlı bir şekilde değerlendirerek, gelecekteki krizlerde Montrö’nün oynayabileceği önemli rolü ortaya koymaktadır.
Öğe
Uluslararası ticaret ve lojistik bölümü öğrencilerinin kripto para ve finansal okuryazarlık düzeylerinin değerlendirilmesi
(Çağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Koyuncu, Süreyya
Dijitalleşmenin ivme kazandırdığı küresel dönüşüm, finansal sistemleri yeniden şekillendirirken bireylerin yatırım davranışlarını da köklü biçimde değiştirmiştir. Bu dönüşümde, özellikle blokzincir temelli kripto para birimleri ve merkeziyetsiz finansal yapılar, geleneksel finans anlayışına karşı güçlü bir alternatif olarak ortaya çıkmıştır. Ancak bu yeni finansal ekosistem, sunduğu fırsatların yanı sıra yüksek risk, regülasyon eksikliği ve bilgi yetersizliği gibi önemli sorunları da beraberinde getirmiştir. Bu bağlamda, bireylerin dijital finansal araçlara yönelik bilgi düzeyleri ile finansal ve kripto para okuryazarlıkları kritik birer beceri hâline gelmiştir. Bu çalışma, Mersin ilindeki üniversite öğrencilerinin finansal ve kripto para okuryazarlığı düzeylerini; yaş, cinsiyet, finans eğitimi alma durumu, mobil bankacılık kullanımı ve kripto para yatırım deneyimi gibi demografik ve deneyimsel değişkenler çerçevesinde analiz etmeyi amaçlamaktadır. Araştırmanın veri seti, 407 öğrenciden anket yöntemiyle toplanan nicel verilerden oluşmakta; analizler SPSS Statistics 30.0 ve IBM SPSS Amos 26.0 programları kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgular, katılımcıların temel finansal kavramlara belirli ölçüde hâkim olmakla birlikte, özellikle yatırım araçları, faiz mekanizmaları ve dijital finans uygulamaları konusunda ciddi bilgi eksiklikleri yaşadıklarını ortaya koymuştur. T-testi sonuçları, cinsiyet gibi demografik faktörlerin bilgi düzeyinde anlamlı farklılıklara yol açtığını göstermiştir. Açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri, kullanılan ölçme aracının yapısal geçerliliğini ve güvenilirliğini doğrularken; korelasyon analizleri ise genel finansal bilgi ile kripto para okuryazarlığı arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca, kripto para yatırım deneyimi ile bilgi düzeyi arasında beklenenin aksine zayıf bir ilişki tespit edilmiş; bu durum, salt deneyimin değil, bilinçli ve kavramsal bilgiye dayalı kullanımın önemini vurgulamaktadır. Çoklu regresyon analizleri sonucunda, finansal okuryazarlık düzeyinin temel ekonomi bilgisi, bireysel bankacılık uygulamaları, finansal tabloları anlama, yatırım kararları ve matematiksel hesaplama becerileri gibi çeşitli boyutlarla anlamlı şekilde ilişkili olduğu belirlenmiştir. Çalışma hem akademik literatüre katkı sağlamayı hem de politika yapıcılara ve uygulayıcı kurumlara yol gösterici olmayı hedeflemektedir. Bununla birlikte, bireylerin sadece finansal araçlara erişiminin değil, bu araçları anlayarak kullanma yetkinliğinin desteklenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmış; bu durum, toplumsal düzeyde sürdürülebilir bir finansal bilinç inşası için önemli bir gereklilik olarak öne çıkmıştır