Schwartz bireysel değer yönelimleri ile psikolojik iyi oluşluk düzeyi ilişkisinin araştırılması Samandağ örneklemi
Özet
Life, containing pleasantness, contains challenges in it, either. Some difficulties lived by individuals when struggling to survive may cause an increase in their stress and anxiety level. Finally, because of the lived intensive stress, the individuals fall tired physically and mentally, moreover, may get ill. When today's hustle and bustle taken into consider, the importance of improving the skills about solving daily problems and communicating, to handle with stress gets higher and higher. That the skills wanted to be improved step by step expected to not only make people healthier but also contribute to develop healthier evolution both individual and social. That's why; the attention on the level of individuals well being is increasing more and more. The aim of this investigation is to examine the relation on the people, living in the year 2017-2018 in Samandağ / Hatay city center, between Scwartz Individual's Values System and Psychological Well Being Levels. This survey was carried out on individuals living in the year 2017-2018 in Hatay/Samandağ with 319 female and 213 male, in total 532 participants. Three different data collection arguments were used in this study. To understand individual's values system, Schwartz Values Survey, and to understand individual's well-being levels, Psychological Well-Being Scale and for the last step, to get information about individual's demographic features; personal information form, to collected data analyzing were used SPSS 22,0 . Following the analyzed, there is a low level of relationship between individual's values system and their well-being levels, regardless of participant's values type. In addition, the points of Psychological well-being differs according to age and level of income, whereas, there is no valuable relationship between individual's other demographic features and well-being levels. Yaşam, içerisinde hoşluklarla birlikte zorlukları da barındırır. Bireylerin yaşamlarını sürdürmeye çalışırken yaşadıkları bazı sıkıntılar onların stres ve kaygı düzeylerinde artışa sebep olabilmektedir. Niyahetinde, yaşanılan yoğun stres sonucu bireyler fiziksel veya mental olarak yorgun düşebilmekte dahası rahatsızlanabilmektedirler. Tüm bunlara içinde bulunduğumuz çağın yoğun koşuşturması da eklendiğinde bireylerin sorun çözme, sağlam ilişkiler kurabilme, stresle başa çıkabilme gibi becerilerini geliştirebilmelerin önemi gittikçe artmaktadır. Geliştirilmesi istenilen bu becerilerin bireyleri yalnızca iyileştirmekle kalmayıp, gerek bireysel gerekse toplumsal açıdan daha sağlıklı bir oluşuma katkı sağlaması beklenilebilir. Bu nedenle bireylerin iyi oluş düzeylerinin arttırılması üzerine verilen dikkat gittikçe artmaktadır. Bu araştırmanın amacı, 2017-2018 yılında Hatay ilinin Samandağ ilçesinde ikamet eden yerel halkın Schwartz Bireysel Değer Yönelimleri ile Psikolojik İyi Oluş Düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın örneklemini 2017-2018 yılında Samandağ ilçe merkezinde ikamet etmekte olan yerel halktan randomize seçim yöntemi ile ulaşılan 319'u kadın 213'ü erkek olan toplam 532 kişidir. Araştırmada üç farklı veri toplama aracı kullanılmıştır. Bireylerin; değer yönelimlerinin anlaşılabilmesi adına Schwartz Değer Yönelimleri Ölçeği, psikolojik iyi oluş düzeylerinin anlaşılabilmesi adına Psikolojik İyi Oluş Ölçeği ve son adım olarak, katılımcıların demografik bilgilerinin saptanabilmesi içinse 11 soruluk kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Toplanan veriler SPSS 22,0 programında analiz edilmiştir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre; bireylerin değer yönelimlerinin ne olduğu farketmeksizin, Schwartz Bireysel Değer yönelimleri ile Psikolojik İyi Oluş Düzeyleri arasında düşük düzeyde pozitif yönlü bir ilişki bulunmaktadır. Ayrıca bireylerin gelir düzeyleri ve yaşları ile psikolojik iyi oluş düzeyleri arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğu saptanmıştır. Bununla birlikte, psikolojik iyi oluş düzeyini etkileyebileceği düşünülen diğer demografik özelliklerin (kardeş sayısı, eğitim durumu, ruhsal travmatik yaşantı vb.) bireylerin psikolojik iyi oluş düzeyleri üzerinde anlamlı bir farklılık yaratmadığı görülmüştür.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [301]