Sosyal muhasebenin uygulanabilirliği üzerine düşünceler
Künye
Kandemir, Canol.(2021).Sosyal muhasebenin uygulanabilirliği üzerine düşünceler.Özet
Salt ekonomik işlemleri kayıt altına alarak muhasebe kişiliklerinin (şirketlerin) yarattığı toplam etkiyi
ve değeri gösteremeyen finansal muhasebe, 1980’lerden sonra aşırı finansallaşma sürecinde salt hissedar
refahının maksimizasyonunu amaçlamış, örgütsel davranıştan etkilenen diğer çıkar sahiplerini,
toplumu ve doğayı büyük ölçüde görüş alanının dışına çıkarmıştır. Küreselleşmeye, neoliberalizme ve
özellikle finansallaşma süreçlerine yapısal uyum zorunluluğundan kaynaklanan sözü edilen yapısal
finansal muhasebe yetersizliği sosyal muhasebe uygulamaları aracılığıyla aşılabilmiştir Bu bağlamda,
muhasebe şirketlerin yarattığı toplam etkiyi ve değeri gösterebilmiş, neredeyse tüm toplumdan oluşan
bir çıkar sahipleri topluluğu oluşturmuş, yönetimi tek yönlü olarak sermaye sahiplerine (hissedarlara)
bağımlı olmaktan kurtarmış, sermaye sahiplerine ek olarak topluma ve giderek gelecek kuşaklara
karşı bile şirket başarımı ile ilgili hesap verilebilirlik, katılım ve saydamlık süreçlerini etkin ve sahici
biçimde işletmiştir. Son tahlilde, eleştirel ve sosyal muhasebe yaklaşımları ve uygulamaları ekonomik
ve sosyal gerçekliği daha yeterli biçimde yansıtan bir muhasebe gerçekliği inşa etmektedir. Böylece
muhasebe sosyal, çevresel ve ekonomik değişim sorunlarının çözümünde sosyal, ekonomik, politik ve
kurumsal bir uygulama ve meslek olarak toplum ve insanlık katında güvenilir ve adil bir hakem ya da
aracı işlevi üstlenebilmektedir. Bu araştırma ile sosyal/tarihsel olgular ve örnek olaylar çerçevesinde,
salt finansal olmayan muhasebelerin ve özelde sosyal muhasebenin tüm önemli üstünlükleri ve zayıflıkları
ile birlikte hem teorik, hem de pratik olarak gerçekleştirilmiş ve gerçekleştirilebilir olduğunu ve
sadece sosyal ekonomiye değil, genel ekonomiye de uygulandığını ve uygulanabileceğini göstermek
amaçlanmıştır. Having failed to represent the total value and effect created by accounting entities (companies), financial
accounting has targeted only the objective of shareholder wealth maximization in the extreme
financialization process of 1980’s onwards and pushed other stakeholders, the society and nature affected
by the organizational behaviour largely beyond its visual range. The aforementioned financial accounting
failure stemming from the necessity of structural adjustment to globalization, neoliberalism
and particularly financialization processes could have been overcome by social accounting practices.
Within this context, accounting are able to reflect total value and effect generated by companies, form
a stakeholder constituency including almost the whole society, reduce the unilateral dependence of
executive management upon the capital owners (shareholders) and finally account for the corporate
performance to the society and even future generations in addition to the capital owners and govern
participation, transparency and accountability processes truly and efficiently. In the final analysis, critical
and social accounting approaches and practices have constructed an accounting reality corresponding
more adequately to the economic and social reality. Thus, accounting as a social, economic, political
and institutional practice and profession can assume a credible and fair mediating or intermediary
function for resolving major social, environmental and economic exchange problems in the eyes of the
society and humanity. This research study seeks to demonstrate within the context of relevant social/
historical facts and cases that nonfinancial accountings and specifically social accounting have both
theoretically and practically been realized or realizable with all its key strengths and weaknesses, and
were and could be applicable not only for the social economy but also for the whole economy.
Kaynak
Muhasebe ve Denetime BAKIŞKoleksiyonlar
- Makale Koleksiyonu [28]