Erken dönem uyumsuz şemaların sınav kaygısını yordayıcılığının incelenmesi
Özet
Erken dönem uyumsuz şemalar bireyin çocukluk ve ergenlik döneminde yaşantıları yoluyla edindiği anı, fiziksel duyum, duygu ve bilişlerden oluşan bireyin benliği ile uyumsuz, zamanla işlevsizleşmiş zihinsel örüntülerdir. Erken dönem uyumsuz şemaların başta kaygı bozuklukları, depresyon, kişilik bozuklukları, madde bağımlılıkları olmak üzere birçok ruh sağlığı sorunuyla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Sınav sürecinde ve öncesinde bireyin yaşadığı, performansı etkileyen; zihinsel, bedensel ve duygusal semptomları olan bir kaygı sorunu olarak sınav kaygısı özellikle eğitim hayatındaki bireyler arasında prevelansı en yüksek psikolojik sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmada bireyin erken dönem uyumsuz şemalarının sınav kaygısını yordayıcılığı incelenmiştir. Araştırma ilişkisel tarama modelinde düzenlenmiş olup Çukurova üniversitesinde eğitim gören 18 yaşının üstünde, araştırma formları doldurulduktan sonraki 6 ay içinde Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nin (ÖSYM) düzenlediği ulusal ve merkezi herhangi bir sınava girecek 444 katılımcıyla yürütülmüştür. Araştırmada, araştırmacı tarafından ilgili literatür kapsamında geliştirilen '' Kişisel Bilgiler Formu'', ''Young Şema Ölçeği Kısa Form 3 (YŞÖ-KF3)'' ve ''Westside Sınav Kaygısı Ölçeği (WSKÖ) '' kullanılmıştır. Form toplam 113 madde ve 3 bölümden oluşmaktadır. Araştırmanın veri analizi sonucunda; katılımcıların sınav kaygısı düzeyinin; cinsiyet, yaş, sınav türü, eğitim kademesi demografik değişkenlerinde anlamlı olarak farklılaştığı ancak algılanan ebeveyn tutumları, gelir ve doğum sırası demografik değişkenleri arasında anlamlı bir farklılaşma olmadığı bulgusuna ulaşılmıştır. Yapılan korelasyon analizi sonucunda erken dönem uyumsuz şemaların tamamı ile sınav kaygısı arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu gözlenmiştir. Sınav kaygısı ve şemaların korelasyonu incelendiğinde; başarısızlık, iç içe geçme/bağımlılık, dayanıksızlık, terk edilme, kusurluluk, sosyal izolasyon / güvensizlik, onay arayıcılık, karamsarlık ve cezalandırma uyumsuz şemaları ile sınav kaygısı arasında orta düzeyde ve pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu; Duygusal yoksunluk, kendini feda, duyguları bastırma, ayrıcalıklılık / yetersiz özdenetim ve yüksek standartlar uyumsuz şemaları sınav kaygısı ile düşük düzeyde pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu gözlendi. Ayrıca verilerin doğrusal regresyon analizi yapıldığında başarısızlık, iç içe geçme/bağımlılık, tehditler karşısında dayanıksızlık, terk edilme, kusurluluk, sosyal izolasyon / güvensizlik, onay arayıcılık, karamsarlık, cezalandırma, yüksek standartlar, ayrıcalılık / yetersiz özdenetim, kendini feda şemalarının bireyin sınav kaygı düzeyinin anlamlı yordayıcısı olduğu bulunmuştur. Aşamalı doğrusal regresyon analizi yapıldığında ise sınav kaygısını en çok sırasıyla karamsarlık, başarısızlık ve cezalandırılma şemalarının anlamlı yordadığı gözlenmiştir. Yordayıcılığın incelendiği karamsarlık, başarısızlık ve cezalandırılma şemalarından oluşan model toplam varyansın % 31,3'ünü açıklamaktadır. Early maladaptive schemas are mental patterns that became dysfunctional in progress of time and that are incompatible with individual's selfness which composed of the memory that individual has acquired through his / her experiences in the childhood and adolescence period and with physical sensations, emotions and cognitions. It is thought that early maladaptive schemas are related to many mental health problems such as depression, personality disorders, substance dependence and in particular anxiety disorders. As an anxiety problem which affects individual's performance before and during exam, which have mental, physical and emotive symptoms, exam anxiety is appearing as a psychological problem that has highest prevalence especially among the individuals in education life. In this study, the predictability between individual's early maladaptive schemas and exam anxiety was analysed. The research was organized in relational screening model and was conducted with 444 participants over 18 years old who are studying at Çukurova University and, within six month from filling up survey forms, who will sit for an nationwide and central exam, organized by Assessement Selection and Placement Center (OSYM). In this research; that are developed by reseracher with the scope of related literature '' Personal Information Form'', '' Young Schema Scale Short Form 3'' (YSS-SF3) and '' Westside Test Anxiety Scale '', were used by reseracher. The form is composed, in total, 113 clauses and 3 parts. In the data analyses result of the research, it is reached the conclusion that the participants' level of exam anxiety is significantly becoming dissimilar in sex, age, test type, education grade, and demographic variables. But there is no significiant differentiation within perceived parental attitudes, revenue and post-natal demographic variables. Following the correlation analysis, it is observed that there is a positively, meaningful relationship between all of early maladaptive schemas and test anxiety. When test anxiety and correlations of schemas are, analysed it is observed that there is a meaningful and intermediate relationship between test anxiety and maladaptive schema of failure, intertwinement/ dependency, weakness, to be abandoned, faultiness, social isolation/ distrust, seeking an approval, pessimism, and punishment. And it is observed that there is a meaningful and low-level relationship between test anxiety and emotional deprivation, giving himself up, suppression, to have a precedence, insufficient self-control and high standards. In addition, when linear regression analysis of data is performed, it is found that the schemas of failure, intertwinement / dependency, weakness in the face of threats, to be abandoned, faultiness, social isolation, distrust, seeking an approval, pessimism, punishement, high standards, to have a precedence, insufficient self-control, giving himself up have been meaningfully predicting the level of test anxiety. When the gradula linear regression analysis is performed, it is determined that respectively the schema of pessimism, failure and punishment have been mostly and meaninfully predicted.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [301]