Ruhsal hastalıklarda içselleştirilmiş damgalanma ve benlik saygısı üzerine bir meta analiz çalışması
Özet
Son yıllarda ruhsal hastalıklarda içselleştirilmiş damgalanmanın etkisi ve sonuçları üzerine oldukça çok sayıda araştırma yapılmış ve bu çalışmalarda daha çok, içselleştirilmiş damgalanmanın deneyimlenmesi, demografik, psikososyal ve psikiyatrik değişkenlere göre sonuçları ele alınmıştır. Söz konusu çalışmalarda, yaşam kalitesi, öz yeterlilik, benlik saygısı, sosyal destek, semptom yoğunluğu/ entegrasyon ve tedaviye uyum gibi psikososyal değişkenler arasından; yüksek düzeyde içselleştirilmiş damgalanmanın, en çok ilişkili olduğu alanlardan birinin düşük benlik saygısı olduğu saptanmıştır. 2003-2019 yılları arasında üretilen çalışmaları kapsayan bu çalışma ile İçselleştirilmiş Damgalanma ve Benlik Saygısı arasındaki ilişkinin ruhsal hastalıklar üzerinde bir etkisinin olup olmadığı hakkında genel bir görüş elde edilmesi, İngilizce ve Türkçe basılmış yayınların, belirlenmiş kabul ve red kriterleri göz önünde bulundurularak meta analiz yöntemi ile bir araya getirilmesi, yorumlanması ve meta analiz sonucu çalışmalarda ortaya çıkan heterojenliğin nedenlerinin ise sistematik derleme ile belirlenmesi amaçlanmaktadır. Çalışmada, 2003 ile 2019 yılları arasında PUBMED, SCIENCE DIRECT, YÖKTEZ, ULAKBİM veri tabanlarında üretilen toplam 462 çalışma incelenmiştir. Ruhsal hastalıklarda, sadece Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği ile Ruhsal Hastalıkların İçselleştirilmiş Damgalanması Ölçeği' nin kullanıldığı, izne açık 23 çalışma arasından, korelasyon değerlerinin verildiği 17 çalışma meta analiz çalışmasına dahil edilmiş olup, verilerin etki büyüklüklerinin hesaplanmasında, Medcalc® v 18.11.3 demo paket programı, etkilerin grafiksel görünümü için Forest Plot grafiği, heterojenlik etkisi için Q ve I² istatistik verileri ve yayın yanlılığının test edilmesi için Funnel Plot grafiği, meta analiz sonucu çalışmalarda ortaya çıkan heterojenliğin nedenlerinin belirlenmesi için ise sistematik derleme yöntemi kullanılmıştır. Sonuç olarak, ruhsal hastalıklarda içselleştirilmiş damgalanma ile benlik saygısı arasındaki korelasyon değerlerinin verildiği toplam 17 çalışmadan ve bu 17 çalışma arasından aynı korelasyon değerlerinin spesifik olarak şizofreni hastalarında verildiği toplam 3 çalışmadan yararlanılarak oluşturulan meta analiz ve sistematik derleme çalışmalarına göre, heterojenlik testi sonuçları ruhsal hastalıklarda; Q=84,7916, I²= 81,13% ve 95% güven aralığında bu istatistiğin değeri [70.75-87.83] olarak hesaplanmış olup heterojenliğin seviyesi I²=81,13% değeri ile yüksek düzeyde, şizofreni hastalarında ise Q=5,8141, I²= 65,60% ve 95% güven aralığında bu istatistiğin değeri [00.00-90.11] olarak hesaplanmış olup, heterojenliğin seviyesi aynı referans noktaları baz alındığında I²=65,60% değeri ile ortanın üstünde bir düzeyde bulunmuştur. Ulaşılan bulgular baz alındığında içselleştirilmiş damgalanma ile benlik saygısı arasındaki ilişkinin ruhsal hastalıklar üzerindeki etkisinin negatif yönlü ve anlamlı olduğu literatür ile de uyumlu olarak saptanmıştır. Hastaların yaşam kalitesini bozan bu negatif yönlü ilişkiyi önlemek için, literatürde olumlu sonuçlar veren psikoeğitimsel tedavilere ağırlık vermek ve uzun vadeli çalışmalarla gözlemlemek ve diğer alternatif tedavi yaklaşımlarını erişilebilir kılmak önemlidir. Sınırlılıkları doğrultusunda, bu çalışmanın, ileriki çalışmaların yol haritasının belirlenmesinde yardımcı olacağı düşünülmektedir. In recent years, a great deal of research has been done on the impact and consequences of internalized stigma in mental illness and on most of them the results were discussed as per experince of internalized stigma, demographic, psychosocial and psychiatric variables. Among the aforesaid psyhcosocial variables such as quality of life, self-efficacy, self-esteem, social support / integration, symptom intensity, and compliance to treatment; one of the most related one with the high internalized stigma has been found as low self-esteem. With this study that contains the studies produced during the years of 2003-2019, it is thought to have a general view on whether the relationship between the Internalized Stigma and Self-Esteem factor has an effect on mental illnesses and adjoining of the studies in Turkish and English languages in considering the identified inclusion & exclusion criteria and interpret them via method of meta-analysis and identifying of heterogeneity reasons found out in studies as a conclusion of meta analysis via systematic review. Total of 462 sütdişi produced in databases of PUBMED, SCIENCE DIRECT, YÖKTEZ, ULAKBİM between the years of 2003 and 2019 were examined. In meta-analysis, studies, on which only the Internalized Stigma of Mental Illness and Rosenberg Self-Esteem Scales were used and 17 of them on which correlation values were given among permissible 23 of them were included and to calculate the effect size of datas Medcalc®v18.11.3 demo software for heterogeneity of the effect sizes Q and I² statistics, to test publishing bias Funnel plot and to find out the heterogeneity reasons, systematic review were used. In conclusion of meta – analysis and systematic review executed by using of total 17 studies and specifically 3 of them related with schizophrenia on which the correlation values given between the internalized stigma and self-esteem, heterogoneity results were calculated for mental illness as Q = 84,7916, I² = 81,13% with 95% of confidence interval [70.75-87.83] and heterogeneity level was found in high level as I² = 81,13% and calculated for schizophrenia as Q = 5,8141, I² = 65,60% with 95% of confidence interval [00.00-90.11] and heterogeneity level was found as I² = 65,60% in upper intermediate level. On the basis of the results, the effect of relationship between the internalized stigma and self-esteem on mental illness is found to be negative oriented and significant coherent with the literature. In order to prevent this negative relationship between internalized stigma and self esteem which deteriorates the life quality of patients, it is important to focus on psychoeducational therapies that give positive results in the literature and to observe them with long-term studies and to make other alternative treatment approaches accessible. In line with its limitations, it is thought that this study will help to identify the road map of future studies.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [301]